- Katılım
- 19 Ocak 2020
- Mesajlar
- 1,049
- Puanları
- 151
2.000 yıllık hançer, restore edildikten büyüleyici bir esere dönüştü.
Silah, bir zamanlar Cermen kabilelerine karşı savaşan bir Roma askerinin mezarında kılıfıyla birlikte bulundu.
Hançer çok korozyona uğramıştı, 35 santimetre uzunluğundaki keskin silah restore edilmeden önce dokuz ay boyunca kumlama ve taşlama yapıldı, bu noktada araştırmacılar hançeri süslü kılıfından kolayca çıkarabildi.
Westphalie Almanya’daki Saha Anıtlarının Korunması ve Bakımı Bölümü’nde bir arkeolog olan, Roma İmparatorluğu alanında uzman Bettina Tremmel, “Romalı askerlerin askeri teçhizatlarıyla gömülmeleri normal bir uygulama değildi.” diyor. Bulgu bu açıdan olağandışı.
Hançerin zengin tasarımını gösteren bir X-Ray görüntüsü.
MÖ 27’den MS 14’e kadar Haltern, “Hauptlager” veya “ana kamp” olarak bilinen bir Roma askeri üssüne ev sahipliği yapıyordu. Tremmel, arkeologların bölgeyi 1900’den beri tanıdıklarını ve bunun hançerin yeni keşfedilmesini daha da şaşırtıcı hale getirdiğini söylüyor.
Üste konuşlandırılmış Romalı askerler çok başarılı değillerdi. Üç Roma lejyonu, MS 9’da, Roma generali ve politikacı Varus’un yenilgisi sırasında, Cermen kabileleri tarafından (her biri yaklaşık 5.000 kişilik büyük askeri birimler) ortadan kaldırıldı. Askeri üsten biraz uzakta, Romalı askerlerin ve ailelerinin gömüldüğü bir mezarlık bulunuyor.
Calman, bu mezarlıkta korozyona uğramış hançeri keşfetti.
Tremmel, “Hançerin keşfi duygusaldı. Ne diyeceğimizi bilemedik. Hayal edin: Binlerce Romalı asker Haltern’de neredeyse 15 yıl veya daha fazla süre içinde konuşlanmış olmasına rağmen, özellikle tam ve sağlam olan sadece birkaç silah bulgusu var.” diyor.
Tremmel, Haltern’e gelen ve bir hançerin “paslı öbeğini” toprak kütleden çıkaran Münster’deki restoratörler ile hemen temasa geçtiğini söyledi.
Hançer, X-Ray cihazından geçirildikten, BT’de (bilgisayarlı tomografi) tarandıktan ve restore edildikten sonra, arkeologlar hayrete düştüler; hançer, sapı gümüşle kaplanmış ve perçinlerle süslenmişti ve demir bıçağın “midribin her iki tarafında derin oluklar, belirgin bir bel ve uzun bir sivri uç noktası” vardı.
Demir kılıf ıhlamur ağacı ile kaplıdır ve kırmızı cam, gümüş, niello (genellikle kükürt, bakır, gümüş ve kurşun siyah bir karışım, savat) ve kırmızı parlak emaye ile dekore edilmişti. Kılıftaki halkalar, hançeri, mezarda da bulunan bir kemere asmak için kullanılmıştı.
Hançerin ve kılıfın restore edilmiş hali. İkisi de kırmızı cam ile dekore edilmiş.
Hançer muhtemelen lejyoner piyade, yardımcı piyade veya “centurion” (Eski Roma’da seksen üç kişilik bölük komutanı) olarak bilinen bir subay tarafından kullanılmıştı. Ancak hançer, ordu tarafından kullanılan ana silahlardan değildi.
“Hançer, kılıcın kaybolması veya hasar görmesi durumunda yedek bulunması için duran, zorlu bir silahtı.” “Ekipman kaybının cezası çok ağırdı, bir askerin kaskını, kılıcını ve hançerini iyi koruması için her türlü şey yapılıyordu.”