Manisa45
Kayıtlı Üye
- Katılım
- 16 Ocak 2021
- Mesajlar
- 33
- Puanları
- 0
DUANIN FAZİLETİ VE KABULÜNÜN ŞARTLARI
Rabbiniz buyurdu ki: “Kullarım sana Benden sorarlarsa (şöyle söyle): Ben (onlara) yakınım. Dua eden Bana dua ettiği zaman onun duasına icabet ederim. O halde onlar da Bana dua etsinler, Bana inansınlar ki, doğru yolu bulsunlar.” (Bakara, 186) “Bana dua edin, duanızı kabul edeyim. Bana kulluk etmeye tenezzül etmeyenler aşağılık olarak cehenneme gireceklerdir.” (Mü’min, 60)
Peygamber (s.a.v) şöyle buyurdu: “Dua ibadettir, Rabbiniz buyurdu ki: Bana dua edin ki, duanızı kabul edeyim.” (Ebu Davud, 2/28; Tirmizi 5/211; İbn Mace 2/1258; Sahihu Câmî’is- Sağir 3/150; Sahihu İbn Mace 2/324)1
Peygamber (s.a.v) şöyle buyurdu: “Muhakkak Rabbiniz Tebareke ve Teala Hayy’dır ve Kerim’dir. O’na karşı ellerini açarak kaldırdığın zaman boş çevirmekten kulundan hâyâ eder.” (Ebu Davud, 2/78; Tirmizi, 5/557; İbn Mace 2/1271; İbn Hacer, senedinin iyi olduğunu söylemiştir. Bkz. Sahihu Tirmizi, 3/79).
Aleyhissalatu Vesselam buyurdu ki: “Müslüman; içinde günah olmayan bir dua ettiğinde, sıla-i rahmi kesmedikçe Allah (c.c), o kuluna duası sebebiyle şu üç şeyden birini verir: Ya istediğini hemen verir, ya ahiret gününde vermek üzere biriktirir, ya benzer bir günahına karşılık sayar.” Yanındakiler dediler ki: “O zaman çok çok dua edelim.” Buyurdular ki: “Allah da çok çok kabul eder.” (Tirmizi, 5/566).
DUANIN ADABI VE KABULÜNÜN ŞARTLARI
Allah için ihlaslı olmak
Allah’a (c.c) hamd ve sena, Peygamber (s.a.v)’e salat ile başlamak ve bitirmek
Duada sebat etmek ve kabul edileceğine tam iman etmek
Sabırlı olup, acele kabul edilmesini istememek
Huzur-u kalb ile yalvarmak
Sıkıntılı veya sıkıntısız olsun her anda dua etmek
Tek olan Allah’tan (c.c) başkasına asla dua etmemek
Nefsi, ailesi, evladı ve malı aleyhine dua etmemek
Sesi ne çok yüksek ne de çok alçak tutmak.
Allah’ın (c.c) nimetlerine şükretmek, günahlarını itiraf ederek istiğfarda bulunmak.
Duada edebiyatlı, veciz sözler söylemeye çalışmamak
Boyun eğmek, huşu içinde olmak, korku-sevinç arası bulunmak.
Tevbe ile birlikte günahlara son vermek
Duayı üçer defa yapmak
Dua ederken kıbleye yönelmek
Dua ederken ellerini kaldırmak
Duadan önce mümkünse abdest almak.
Duada haddi aşmamak
Önce kendi nefsinden başlamak, sonra başkaları için dua etmek. (Nebi (s.a.v)’den sabit olmuştur ki; O, duaya kendi nefsinden başlardı. Yine sabittir ki; O, Enes, İbn Abbas, Ümmü İsmail ve diğerlerine yaptığı dualarında nefsiyle başlamamıştır.) (Tafsilatı için, Nevevi’nin Sahih-i Müslim’e yaptığı şerhe bakınız: 15/144; Tuhfetu’l-Ahvezi, Şerh-i Sünen-i Tirmizi: 9/ 328; Buhari, Meal,
Feth: 1/218).
Allah’a (c.c); güzel isimleri ile, yüce sıfatları ile; dua edenin nefsini düzeltmiş olan salih bir amel ile, Salih bir insanın kendisi için yaptığı dua ile tevessülde bulunmak.
Dua anında yiyeceğin, içeceğin, giyeceğin, helal olması
Herhangi bir günah veya sıla-i rahmi kesmek gibi sözlerle dua etmemek
İyiliği emir, kötülüğü nehyetmek
Bütün kötülüklerden uzaklaşmak
DUANIN KABUL EDİLECEĞİ ZAMANLAR, MEKANLAR, DURUMLAR
Kadir gecesi
Gecenin son kısmı ve farz namazların bitiminden sonrası
Ezan ile kamet arası
Gecenin herhangi bir saati
Ezan okunduğu zaman
Yağmur yağdığı zaman
Safların Allah yolunda düşman üzerine yürüdüğü zaman,
Cuma gününün herhangi bir saati
(En kuvvetli görüşe göre, Cuma günü ikindi vaktinin son saatidir). Hutbenin okunduğu, cuma namazının kılındığı saat de olabilir.
Zemzem suyunun sadaka niyeti ile içildiği zaman
Secde anında
Geceleyin uykudan uyanıp da, bu konuda Sünnette bildirildiği gibi dua edildiği zaman
Abdestli olarak uyuyup, gece uyanınca dua edildiği zaman
Bir ölüm olayının arkasından insanlara dua edildiği zaman.
Son teşehüdde Rasulullah (s.a.v)’e salat getirdikten ve Allah (c.c.)’a hamd ü sena ettikten sonra dua edildiği zaman.
Allah (c.c.)’a İsm-i Azamı ile dua edildiği zaman (Allah’a ism-i azam ile dua edildiğinde kabul olunur. O, İsm-i Azam ile istendiğinde verilir). (51, 52, 53 No’lu hadislere bakınız).
Müslümanın Müslüman kardeşine gıyabında dua ettiği zaman
Arafat’da arefe günü dua edildiği zaman
Ramazan ayında dua edildiği zaman
Müslümanlar zikir meclislerinde toplandıkları zaman
Kalbin Allah (c.c)’a yöneldiği ve ihlasın kuvvetlendiği durumda dua edildiği zaman
Mazlum, kendine zulmedene beddua ettiği zaman
Babanın çocuğuna dua ettiği veya beddua ettiği zaman
Yolcu dua ettiği zaman
Oruçlu olanın, iftar edinceye kadar yapacağı dua
Oruçlu kişinin iftar anında yaptığı dua
Çaresiz kimsenin duası
Adil imamın duası
Hayırlı evladın ebeveyni için yaptığı dua
Abdest aldıktan sonra, konuyla ilgili olarak sünnette belirlenmiş şekli ile dua edildiği zaman
Küçük cemreyi taşladıktan sonra yapılan dua
Orta cemreyi taşladıktan sonra yapılan dua
Kabe’nin içinde yapılan dua. Hicr’in içinde yapılan dua da böyledir. Çünkü Hicr, Beyt’in bir parçasıdır.
Safa tepesinde yapılan dua
Merve tepesinde yapılan dua
Meş’ar-ı Haram’da yapılan dua
Mü’min, Rabbine nerede olursa olsun dua etmelidir. Çünkü Allah Teala (c.c) şöyle buyurmuştur: “(Kullarım sana Benden sorarlarsa, Ben şüphesiz (onlara) yakınım, Bana yalvardığı zaman, dua edenin duasını kabul ederim).” Ancak yukarıda açıklanan zamanlar, yardımın artacağı özel vakitler kılınmıştı

Rabbiniz buyurdu ki: “Kullarım sana Benden sorarlarsa (şöyle söyle): Ben (onlara) yakınım. Dua eden Bana dua ettiği zaman onun duasına icabet ederim. O halde onlar da Bana dua etsinler, Bana inansınlar ki, doğru yolu bulsunlar.” (Bakara, 186) “Bana dua edin, duanızı kabul edeyim. Bana kulluk etmeye tenezzül etmeyenler aşağılık olarak cehenneme gireceklerdir.” (Mü’min, 60)
Peygamber (s.a.v) şöyle buyurdu: “Dua ibadettir, Rabbiniz buyurdu ki: Bana dua edin ki, duanızı kabul edeyim.” (Ebu Davud, 2/28; Tirmizi 5/211; İbn Mace 2/1258; Sahihu Câmî’is- Sağir 3/150; Sahihu İbn Mace 2/324)1
Peygamber (s.a.v) şöyle buyurdu: “Muhakkak Rabbiniz Tebareke ve Teala Hayy’dır ve Kerim’dir. O’na karşı ellerini açarak kaldırdığın zaman boş çevirmekten kulundan hâyâ eder.” (Ebu Davud, 2/78; Tirmizi, 5/557; İbn Mace 2/1271; İbn Hacer, senedinin iyi olduğunu söylemiştir. Bkz. Sahihu Tirmizi, 3/79).
Aleyhissalatu Vesselam buyurdu ki: “Müslüman; içinde günah olmayan bir dua ettiğinde, sıla-i rahmi kesmedikçe Allah (c.c), o kuluna duası sebebiyle şu üç şeyden birini verir: Ya istediğini hemen verir, ya ahiret gününde vermek üzere biriktirir, ya benzer bir günahına karşılık sayar.” Yanındakiler dediler ki: “O zaman çok çok dua edelim.” Buyurdular ki: “Allah da çok çok kabul eder.” (Tirmizi, 5/566).
DUANIN ADABI VE KABULÜNÜN ŞARTLARI
Allah için ihlaslı olmak
Allah’a (c.c) hamd ve sena, Peygamber (s.a.v)’e salat ile başlamak ve bitirmek
Duada sebat etmek ve kabul edileceğine tam iman etmek
Sabırlı olup, acele kabul edilmesini istememek
Huzur-u kalb ile yalvarmak
Sıkıntılı veya sıkıntısız olsun her anda dua etmek
Tek olan Allah’tan (c.c) başkasına asla dua etmemek
Nefsi, ailesi, evladı ve malı aleyhine dua etmemek
Sesi ne çok yüksek ne de çok alçak tutmak.
Allah’ın (c.c) nimetlerine şükretmek, günahlarını itiraf ederek istiğfarda bulunmak.
Duada edebiyatlı, veciz sözler söylemeye çalışmamak
Boyun eğmek, huşu içinde olmak, korku-sevinç arası bulunmak.
Tevbe ile birlikte günahlara son vermek
Duayı üçer defa yapmak
Dua ederken kıbleye yönelmek
Dua ederken ellerini kaldırmak
Duadan önce mümkünse abdest almak.
Duada haddi aşmamak
Önce kendi nefsinden başlamak, sonra başkaları için dua etmek. (Nebi (s.a.v)’den sabit olmuştur ki; O, duaya kendi nefsinden başlardı. Yine sabittir ki; O, Enes, İbn Abbas, Ümmü İsmail ve diğerlerine yaptığı dualarında nefsiyle başlamamıştır.) (Tafsilatı için, Nevevi’nin Sahih-i Müslim’e yaptığı şerhe bakınız: 15/144; Tuhfetu’l-Ahvezi, Şerh-i Sünen-i Tirmizi: 9/ 328; Buhari, Meal,
Feth: 1/218).
Allah’a (c.c); güzel isimleri ile, yüce sıfatları ile; dua edenin nefsini düzeltmiş olan salih bir amel ile, Salih bir insanın kendisi için yaptığı dua ile tevessülde bulunmak.
Dua anında yiyeceğin, içeceğin, giyeceğin, helal olması
Herhangi bir günah veya sıla-i rahmi kesmek gibi sözlerle dua etmemek
İyiliği emir, kötülüğü nehyetmek
Bütün kötülüklerden uzaklaşmak
DUANIN KABUL EDİLECEĞİ ZAMANLAR, MEKANLAR, DURUMLAR
Kadir gecesi
Gecenin son kısmı ve farz namazların bitiminden sonrası
Ezan ile kamet arası
Gecenin herhangi bir saati
Ezan okunduğu zaman
Yağmur yağdığı zaman
Safların Allah yolunda düşman üzerine yürüdüğü zaman,
Cuma gününün herhangi bir saati
(En kuvvetli görüşe göre, Cuma günü ikindi vaktinin son saatidir). Hutbenin okunduğu, cuma namazının kılındığı saat de olabilir.
Zemzem suyunun sadaka niyeti ile içildiği zaman
Secde anında
Geceleyin uykudan uyanıp da, bu konuda Sünnette bildirildiği gibi dua edildiği zaman
Abdestli olarak uyuyup, gece uyanınca dua edildiği zaman
Bir ölüm olayının arkasından insanlara dua edildiği zaman.
Son teşehüdde Rasulullah (s.a.v)’e salat getirdikten ve Allah (c.c.)’a hamd ü sena ettikten sonra dua edildiği zaman.
Allah (c.c.)’a İsm-i Azamı ile dua edildiği zaman (Allah’a ism-i azam ile dua edildiğinde kabul olunur. O, İsm-i Azam ile istendiğinde verilir). (51, 52, 53 No’lu hadislere bakınız).
Müslümanın Müslüman kardeşine gıyabında dua ettiği zaman
Arafat’da arefe günü dua edildiği zaman
Ramazan ayında dua edildiği zaman
Müslümanlar zikir meclislerinde toplandıkları zaman
Kalbin Allah (c.c)’a yöneldiği ve ihlasın kuvvetlendiği durumda dua edildiği zaman
Mazlum, kendine zulmedene beddua ettiği zaman
Babanın çocuğuna dua ettiği veya beddua ettiği zaman
Yolcu dua ettiği zaman
Oruçlu olanın, iftar edinceye kadar yapacağı dua
Oruçlu kişinin iftar anında yaptığı dua
Çaresiz kimsenin duası
Adil imamın duası
Hayırlı evladın ebeveyni için yaptığı dua
Abdest aldıktan sonra, konuyla ilgili olarak sünnette belirlenmiş şekli ile dua edildiği zaman
Küçük cemreyi taşladıktan sonra yapılan dua
Orta cemreyi taşladıktan sonra yapılan dua
Kabe’nin içinde yapılan dua. Hicr’in içinde yapılan dua da böyledir. Çünkü Hicr, Beyt’in bir parçasıdır.
Safa tepesinde yapılan dua
Merve tepesinde yapılan dua
Meş’ar-ı Haram’da yapılan dua
Mü’min, Rabbine nerede olursa olsun dua etmelidir. Çünkü Allah Teala (c.c) şöyle buyurmuştur: “(Kullarım sana Benden sorarlarsa, Ben şüphesiz (onlara) yakınım, Bana yalvardığı zaman, dua edenin duasını kabul ederim).” Ancak yukarıda açıklanan zamanlar, yardımın artacağı özel vakitler kılınmıştı