İşaretler ve define

İşaret bir Dildir. Tüm Dillerin Atasıda Tek dildir. Kendi Dilini bilene diğer tüm diller aşıkârdır, hak ettiği kadar.

Cümleler kelimeler dili dile getirir, harfler ise başlı başına bir dildir.

Birde Harfsiz Bir dil vardır ki işte bu dil tüm Dillerin atasıdır. Bu dili aklı olan konuşamaz, Akıldan öteye yol alanda zaten konuşmaya gerek duymaz. Gönülden Gönüle aynı yolda buluşanların Sukut dediği yerdir orası. Nokta Son gibi olsada Her şeyin başladıgı asıl yerdir.

Hz Ademe öğretilmiş tüm diller desem Şeytanın aklı ermez secde etmez. Her dil bir ilimdir. Bir lisan bir insansa Hz Adem e 720 dil öğretilmiştir hatırımda yanlış kalmadıysa. İnsan oğlu hak ettiği kadar öğrenir. Aklını Seytanlıga kullanacak kişinin bildiği ancak Şeytanlıgı kadardır. Fazlası verilse Dünyayı parmagına takar oynatır. Bu gün oynatıyorsa çok bildiğinden değil, insan İkrâ etmediginden Allah ın emrini yerine getirip Hakkı Hakikatı okuyup bulmadıgındandır.

Yada bu günün müfradatında yalanlar içerisinde boguldugundandır.

Çay alıp yazacagım

Tüm sembolizim bir düşünce veya halin biçimle ifadesidir, farklı realitelerin bakış acılarını anlatma aracı olan harf rakam ve geometrik şeklin taşıdıgı enerjiler manayı dile getiren yada getirilemeyen ancak sezgi ile erişilebilen önmeli gercekleri verir sembollerin işlevi ezoterik ve evrensel bir dili yansıtır.

Kainat sayısal bir geometrik düzendedir zaten, bir ritmin zahir ve batın tezahurudur her sey. Ateş Su Hava Toprak madde aleminde görüyor zanındaki gözlerin cogu Esir den öteye Ruhun mekanına kördür belkide, madde aleminde cözdüm zannında olsan ne olmasan ne, gördügünü eline alamazsın bazen. Beynin durur kazma salladıgın yerde akıl gider senden, yıllar sonra yanlış salladım kazmayı desende bir daha ayagın varmaz o yere. O gün işte bende bu kafa olsaydı bulurdum dediğin, andır geç kalmışlıgın değil, halâ yanılgıda olduğunu bilmeyişindir. Şimdi iyi zannettiğin kafayla akılla gidip kazı yapsan yine olmayacak. Çünkü Sen akılına zekana belkide çok güveniyorsun yada Aklın ne olduğunu seni nereye kadar götüreceğini bilmiyorsun bile. Konuyu kaydırmadan devam

Dilden önce insan belkide, insanı insan yapan ancak dildir belkide. Yani İlimdir Dil Gercek Manda İlimdir.

Kimi saçmalıyor diyecek konuda, kimi defineyle ne alaka diyecek. Az anlayan süt cocoguna pilav yedirme diyecek, sanki rızgı biz veriyoruz haşa. Yazdıgımızda ne varsa sanki, her şey Kuranda her Kuran Okuyan Kuran anlarmı anlasa ne Kadar ? Anlayan Kuransa O ayrı. Anlayan cıksında ha konudan ha Kurandan, anlasın yeterki.

Biz aynı dilden konuşmadığımızdan dile gelip ancak havada kalan şeyler çok oluyor. Havda kalsada kaybolmaz suya yazılsa kaybolmaz. Bir kere bir harf bir libas giymişse soyunmaz.Bazen densizin biri konuyu başında kesiyor Onun Kadarı da konuyu orda bırakmak belki benim Hayrıma desem yanlış Cesedim Hayrına desem yanlış. Bizim desem siz kimsiniz diyor aptal. Bu gün ters gelen kulağının birinden girip diğerinden çıktı zanneden, vakti geldiğinde bunu ben okumuştum diyecekte geç kalanlardan olacak belkide.

Şu ömrünüzü çürüttüğünüz yalan sahte evrilmiş cevrilmiş bilgileri elinize bir elek alıp elemediğiniz müddetce define bulamayacaksınız okuduklarınızla.
Bana göre cok şey yazdım coguna göre cok az, konuya devam edecegim belki Allah bilir elbette

Şu eşkiya belgeleri başında bile ne yazar bilirmisin ? Bizim definemizi bulacak kişiyi bir Anadolu kadını dogurmadıgı sürece definlerimiz emniyette der. O Anadolu kadını dogurdumu bu kişileri ? Yada Anada suç yok Ana Dogurduda Evlat kendini bilmezmi aceba.

devam edecem sindire sindire Hazm edemeyince mideler kramp yapar, agız dil bogaz mide sorunları Hazmedemeyenlerde olur. Kimi tilki sancısı tutar

Konuyu okuyanın aklına gelir bu adam biliyorsa defineyi bulur diye Ben dağdaki define peşine gitmeyi bırakmasaydım bu konuyuda belki yazamazdım. Bir Alımı Katletmişlerdi, şu sôzden 'Sizin Taptıklarınız benim ayaklarım altındadır ' dediği için. Sizin aradıklarınızda benim umrumda değil. Ancak yinede ben bir eski defineciyim. Dağda çok boş gezdim boş umutlarla. Şans ya olursa diyen kişinin bildiği hiç bir seydir hurafe içindedir, Şans tesadüf olmayacak kadar gerçektir, her şey, hiç yokmuş gibi hayal ve Ruyadır O alem. Ya Kader vardır iman edene, ya Kaderi yok sayana iman etmeyene şans vardır bu kadar keskin ve nettir olay. Kadere iman edene Şans dediğin kavram yok hükmündedir ve öyledir. Her şey bir hesap bir metematiktir, şans dediğin hesapsızdır. Hesapsız şeye inanan Kadere iman etmeyendir. Maden defineciliği bırakmak zor o halde doğru arayın diyedir açtığım konular. Çolugun çocuğun rızkını boşuna heba etmeyin. Doğru bilgi definenin yarısı bazen kendisidir. Her yazdığım doğru diyede iddiam yoktur. Ama eski konularım eski yazdıklarım çok hatalıdır. Devam ederim konuya

İnsan sabah yıkansa akşama kokar, su Rahmettir. İsraf etmeden kokuyu gördüğün an temizlenmek Şarttır. Buna sen Tövbe de yada Yenilenmek.Tovbe ile definenin ne alakası var yine, unutmak arınmaktır bir adıda, bildiğine ısrar edenler hariç. İlintili her şey bir biriyle. Kartalı bilirmisin kırk yaşında ne yapar. Kendi tüyünü yolar gagayi kırar ya yeniden doğar ya korkar kırk yaşında ya ölür yada bir kırka daha kanat acar. Bin bir tuşlu PC gibidir insan. Ama insan olmayı beceremeyen bizler iki tuşla yaşarız. Aç ye iç kapa uyu.

Dünku doğru bilgin içerisinde hata aramak, düşünmek, akletmek, kendini başkasından önce her konuda sorguya çekmek, Tefekkür etmek Şarttır.

Eski bildiğine yeni eklemeyen Hayrete düşemez. Eskide saplantılı kalır. Bu dünyada her insanın bir yada fazla çukuru vardır kimi farkında kimi umursamaz. Amaç kuyudan cıkmaksa, gayret hâle aşıktır .

Uğraşana Çaba harcayanadır ödül. Kimi Cehennem ister kimi Cennet kimi Cennetide istemez. Kiminin gözü sadece dünyadadır. Dünyayı satın alacak şey ise Altındır Zanňındadır.

Belki en basit şey Altın bulmaktır. Fakat Cevher altını çok katlar pahada. Cevher aramaz her insan dünyada. Akılı fikri bir küp olsa atındadır.

Bakın becerene yazıyorum, aynı titreşimi aynı frekansı yakalarsan cihaza bile gerek duymazsın, işaretler dedik ya konuda, işaretin ötesindedir bu cozsende olur isareti cozmesende çünkü yedi basamak usttedir bu.

FAkat kanunda şudur yanlış kapıya yanlış anahtarı sokmayacaksın. Madem istediğin altın sende altın olacaksın.

Her altın bulan altınmıdır sorusu aklına gelmesin, bazen altın insanı çöplük etmek içindir, bazen çöp olanı altın etmek içindir. Erkeğe de haramdır.

Kafan karışmasın madem ararsın aynı rezonansta titreşmeyi ögren.

Kişi bir titresimden fazlası değildir .

Kimi üc beş herz kimi ikiyüz kusür kimi üç yüz herzlerde titreşir. Altınsa dört bin dörtyüz gibi.
Arada çok fark var gibi gozuksede, insanın anatomisi yaratılışı buna müsaittir. Toprak bile altın olmak için çırpınır durur. Sana yabancı olan kalbin ise Kün diye atarken Altın olmaya yol gider tabii Aklın ve hırsın bırakırsa onu. İnsan çok büyük yaratılmış varlıktır. İnsan olanın gücü her yaratılıştan üstün ve fazladır.

Ancak her insan görünümlude insan değildir. Bu Altın olacak kişi aynı zamanda Kamil insan olma adayıdır. Zaten Kamil olmayana insan desende öylesine işte.

Bu yazdıklarımın yabancımı size ?

Ya kadere boyun egeceksin teslim olacaksın, ya kaderin carklarına bakacaksın haddini aşmadan.

İnsan geldiği yeri bilse unutmasaydı her gün anasından doğduğu gibi hep ağlardı.

Doğum ölüm bize yanlış anlatıldı yada biz yanlış anlamayı tercih arasına koyduk .

Bak yine konu başka yere kaydı
Yok yok kayan yok her şey iç içe bir grift.
Ne alaka gibi düşündüğün her şeyin senin bilmediğin kesin bir alakası vardır. İstanbulda daldan bir yaprak düştü, Sivas'ta bir çatıyı rüzgar uçurdu, altında bir kadın öldü gibi. Senin Aklının yüreğinin erip yetmediği, konunun karışık olduğu yada Define bulmayla alakalı olmadıgı manasına gelmez. Senin Beynine bağlıda değil az çalışmış çok çalışmış önemi yok zaten beyinde yanlış bilinir.

Varmı elinde asa, bir çubuk ? olsa ne yapardın elinde bir sihirli değnek, soru bu belkide ?

Tek tek işaretleri harfleri yazmayı çok isterdim. Açık açık, kapalı gibi oldu şimdi açık.

Ama az da olsa yazmaya çalışacağım çünkü buraya kadar çoğuna boş bir konu. Doluya az

Şimdi az olanada harf ve rakamlardan ve geometrik akabinde hayvan figürlerini yazamaya çalışacağım. Evrensel dünya dilinde. Buraya kadar hazmedene yazacak şeyler boş. Dünya hırsı olana dolu olacak . Burdan sonrası daha sonra. Ancak Doğru bildiği zanında olup ortada gezen hurafelerden kurtulup yalandan kurtulup, eskiyi Unutmayanlar yine yanlış kazma sallayacak. Gerçek yanlışın zerresini kabul etmez, gerçeğe Beyaza zerre siyah düşse O beyaz eski beyaz olmaz. Defineciliğin Yeni Yüzü eskiye saplantılı kalamaz. Eskiyi unutmayana yeni açılmaz.

Ben bilirim Su defineciler yalan .... Mesele bu değil, ego değil bu yazılanlar. Ben boburlenmeyi üstünlük taslamayı sevmem. Amacım kırıp dökmek değil. Bu biliyor o bilmiyor dedirtmek değil. Aksine bu konuyu acsamda hiç bir halt bilmediğimdir iddiam ve bu iddia doğrudur. Bir Beşerin bildiği çok şey değildir. Benim ayağım altına attiğım egodan hırstan korkup , kendi egolarına yenilenlere yazık. Kendim için hiç bir çıkar ve beklentim de yoktur, bu libas giyen kelime ve cümlelerden. Baskasınada kastım yoktur. Her kes anlasın beni diyede derdim yoktur. İsteyen okur hak edene nasip olur hak etmeyene defalarca okusada tek harfi anlamak nasip olmaz. Yada zaten zıt gelir bu yazı bazılarına, çünkü dünya zıtların yeridir genelde .

Sitede kimse yok bu iyiye işaret
Çokluk olan yerde ((
Ben şahsen beğeni felan için yazmam.
Boş yazılar içerisine bazen Harfler saklarım, Boşta doludur. Ama boş insanlar salça olur, bulaşır. Eee o durumda insan bakıyor bu hıyar hak ediyormu diye , konuda askıda kalıyor .
Puşt desem Küfür oluyor , dememek iyi. Bu hıyarlar insan olsa el öpüp başa koyarız bizim lafımız insan olmayana. Bebeler pilav yiyeceğini yada yediğini sanıyor, üniversite bitirmiş cahil olduğu farkında değilken, tereciyede olmayan tereyi satıyor. Rajon bilmeyip rajon kestiği zannında ahmak, tabancayı tüfegi belki kimliği güç sanıyor. Tüm sahip oldukları kendisini köle etmiş farkında değil. Kitaplardan ibaret sanıyor her şeyi, hoş okuduklarını kitap zannediyor. Sorsan iki kere kesin dört eder der , bundan ibaret bildiği.

Neyse Geometriden başlayalım
Üçgen diyelimmi ?
Dar bir bakış insanı boğar, büyük resimden bakmayan, büyük resmin küçük parcalarını gerçeğin hepsi zanneder. Bir Fili görmek için uzaklaşmak gerek, yakınsan ya ayak görürsün ya kulak. Gerçektir de o kadarı tüm gerçeği ifade etmez, ancak gerçeğin tümüde insana ağır gelir belki. Nerde olduğunu bilirsen nerden baktıgının o kadar önemi olur, hem her bakan gözü olan gördünü iddia edemez, ediyorsa kaç uzağa git o kişiden.

Kimi Definede üçgene mahsen der, kimi kadın mezarı der. Üçgen define olan yerde Gücü temsil eder, boğa burcunu bogayı, idareciyi yöneticiyi temsil eder.Gökyüzünü temsil eder eş kenar ise yukarı bakıyorsa. Nicola Tesla bile çözmüş azını dünya bu azla dönüyor bir asırdan fazladır. 3-6-9 u çözen evreni çözer demiş biraz halt etmiş ama doğru yönleri çok. 3-6-9 üçgen köşeleridir. Define yerinde ücgene sırtını dön 6 adım at hele bak ne var. Bizim Alimler bir Aynadan bahseder ya , Nikola nın bu teorisi bir parca ona benzer . Hem tüm buluş ve icatlar zaten İslamdan çıkmıştır bu gün batılılar çalmış altına imza atıp patent almışlardır. Amerikayı keşfeden kim desen sahte kitaplarda yanlış yazar.

Yine eş kenar üçgen ucu yere bakıyorsa yer altını temsil eder.
Yedi yukarı yedi aşagı arasında yerdir. Sürgün yeridir, kovulanların yeridir.

Bunlar küçük parçalardır, kimine göre Cennet ve Cehennemi temsil eder.
Süleyman Mührünü duydun ama yanlış duydun, onun başlangıcıda üçgen dir, Babası Davut ün mührüde öyledir, üç seni altıya götürür, altı sonrasına, sonrası sonsuzluğa. Ancak bir Asafın olmaz ise başın belaya girer. Mührü kaptırırsan Şeytana buldugunun sana cezası olur. Dünya Süleyman Mührü peşinde, arıyoruz bizde nereye gizledilerse Vardır bir doğru kitabı.

Üçgenler Birleşik iç içe geçerse altı köşeli yıldız olur her ucu bir mana ifade eder, bu manada kendi inanışına göre değişir Ama büyük resimde evrensel Ritmik yaratılışta tek tır manası.
Her insan bir yıldızıdır bu arada kaç köşeli olduğunu kendisi bilmez bazen..
Hangi köşede ne var onu bilmezde, bir köşe dönmek her insanım diyenin hayalidir belkide dünyada. Belki Yıldızlar dünyaya ait değil bunu bilmekte hoş.

Sen cahil İkrâ etmemiş, okuduğunu sanan Ancak Ümmi yani okuma bilmeyensin aslında. Çünkü okumayı gerçekten bilene Müslüman değil Mümin denir . Sanmaki Mümin Kâfir dediginin yazısını işaretini okuyamaz. Tüm diller ancak İslam'a Hz Ademe aittir. Müslüman unutmuş, onlarda bizim diye sahiplenmistir. Yada sen Unutmayı hak edecek bir insansın, Unutmanın iki fıtratı vardır, biri seni insan yapar biri insanlıktan çıkarır.

Ancak uzundur bir ansiklopedi değil binbir ansiklopedi olur yıldızları yazsam başta üçgen yıldıza götürdü ya sonunda yıldız üçgene götürür sonrası bir çizgi sonrası yine bir nokta. O nokta da insana götürür.

İster üçgen olsun ister yıldız ister dörtgen ister beşgen ister yedi-sekiz-dokuz- ister ongkigen boğulursun küçük resimlerde.

Büyük resmi bilen kadim uygarlıklar Göklerdeki Simetriğe göre yapmışlardır gömülerini.

Bilmezsin dokuz gezeni ama ahkam kesersin defineden gömüden.

Aynel yakın -İlmen Yakın- Hakkel yakın , bunların hepsi doğrudur bilmektir , önemli olan ne kadarının seni nereye götürdügüdür. Sonunda uğrasırsan Nokta dan başka şey göremezsin. Hâlbuki üçgeni cizende noktadan başlamıstır. Üçgenin götürdüğü her yerin sonu ise seni daireye götürür, daire ise sonsuzluğa. Eğer Bu bir mezardan fazlası ise Bir fazla nokta vardır orda.

Nerde bir daire görsen sonsuzluğu işaret eder. Defineci dağda görse Altın arar. Hâlbuki aradıgı mal mezarı yani içinde para olan mezar arıyorsa o mezar bu mezar değildir. Bu mezar bir İlahı olan kişinin mezarıdır. Bir daire yada bir mezar oyması sizin tabirinizle yada sunu çukurunun manası bundan başka şey değildir. Dört kutsal dinde mezarda gömü olmaz agız göz parası diye tabir ettiğinizin manasıda yine dine dayalıdır üç gümüş parada define değildir kimseyi kurtarmaz. Yada ağzındaki altın levha kaç gram olacak sanki altın olsa.

Ancak üçgen ve yıldızlar her zaman İlahı yada kişi yi de ifade etmez, iblisin ve Şeytanında geometrik şekli resmi vardır. Seçmesini bilmeyen gider bir ritüele çatarsa basına is alır. Sonra çare arasa bulamaz. O sahte üfuruklculer cinciler kimseyi kurtaramaz. Gerçek bir Müslüman çareyi bilir belki, ancak O Müslüman bu gün zor bulunandır. Kuran'da yazan Müslüman bu günün sadece Ağzıyla Müslümanım diyeni değildir. Yürek ister, Kalpleride bilen ancak Allah tır.

Bilirmisin Sen Duvarın altındaki altını?
Hani Çok şeyi bilen Kişi yıkılmış duvarı onarmıştı. İki yetim buluğ cagına geldiğinde, atasından kalanı bulacaktı. Hz Musa yine sinir olmuştu, köylü ekmek vermediği hâlde duvarı onardın diye, Belkide Yetim olmak gerek Duvarı yıkıp kuple altını bulmak için Haaaa ne dersin ? Arayanmı Arananmı ?

Şimdi Üçgen dedik yıldız dedik felan filan, konuyuda dini içerikli yürüttük gitti.
Her dinde her işaret aynı manada değildir seçmesini bil, elek al ele. Temelde tek din vardır Oda İslamdır. Tüm Peygamberler İslam şeriatı yolu üzeredir. Ancak sonradan uydurulmuş saptırılmış ları islam zannetme. Üçgenin yıldızın yeri dairenin yeri İslam'da var diye, uydurulmuş olanıda öyle zannetme. Konuda kaş yapayım derken bize göz çıkarttırma.
Bak Teslis de üçgendir. Baba oğul kutsal Ruh. İslam'da Üçleme yoktur olmaz. Onlardakide zaten Uydurma Tanrıdır. Biz Hz İsa yı Peygamber biliriz öyledirde, onlar İsa ya Tanrı der gizliden acıktan. Onların İsa sı bizim İsa mız değildir.
Kutsal Ruh mezardır, Yirmi bir Rakamlıdır bu rakamlara değineceğim ilerde.
Babaları İsayı temsil eder Sapkınların İsa sını, orda Papaz Haçı vardır, Balık varsa mevzu eski, orda dikkat.
Yani aslında şu ortada gezen saçmalıklar gibi değildir Teslis Üçleme aslında, yok üç aynı şey üçgen yapacakmış felan değil, üç ağaç üç tepe gibi değil aslı, bunun. Öyle bir yerden bir şeyler okuyup, bunu kopya edip bir yerde kopya ettiğini yazıp biliyormuş gibi davrananların hiç biri gerçek defineci değildir. Tek sikke bulamamış hayatında ancak klavye başında adam işin Ehli, Nah ehlisin işi yok gücü yok boş vaktini saçmalığa ayırıyorsun. Bilginin temizi ve özü güçtür, hurafesi defineciyi cebindeki paradanda eder, zengin etmenin tersine. Eeee belki helal değil o para , dağa boşuna gitmeye harcanacak belki kim bilir.
Demişki Alim
Alem ki tamam nüsha-i hikmettir Manasını fehm eyleyene cennettir Mahrum-u şuhud olanların çeşminde Zindan-ı bela çah ve gam-ı hikmettir.

Mevlana'yı niye döndürdü Şems ?
Atom , proton netron elektron bu üçünden mı ilham, gökteki gezenlerdenmi ? Zerrei misaldenmi ?

Bak puştluk yapma yazdıgımı okurken Şarlatan yoldan Sapmışların Teslisi ile üçü beşi karıştırma. Anlamadıgın yer olursa sor, yazarım ama aklınca bu böyleymiş deme her şeye, yanlış anlama maya özen göster. Çünkü gün olacak Anadolu kadını O çocuğu doğuracak acele etme . Sındır hazmet. Onların Teslisi Üçgeni Üçlemesi sana define buldurmayacak, ancak bir duvar yıkılacak hak edersen bu konuda.
Ara ara yazarım, üçgen yeter kare daire içinde. Harf ve Rakamlara değinelim ilerde, buranın akabinde ay ile güneşin definedeki dilini yazarız belki


Şimdilik bu kadar