- Katılım
- 19 Ocak 2020
- Mesajlar
- 1,049
- Puanları
- 151
1806 yazında Manuk beyi soyduk tüm altınları aldıktan sonra onu katlettik. Onunla ermeni köyü yakınlarında karşılaştık. Kaçan faytonuna ve 32 adet yüküne el koyduk. Paraları ve malları ermeni köyünün üst tarafında bir mağaraya gizledik. 4 atı olan faytonu orada boşaltıp serbest bıraktık. Bir süre önce sarraf Yakoyu da soymuştuk. Ondan 70 okka altın aldıktan sonra Onu da katlettik ve paralarını da faytonun oraya bıraktık. 1811 yılında 6 at yükü bir hazine soyduk, onları da faytonun oraya koyduk. gurupta 12 Türk vardı. Volçanın kendilerini katletmesinden korkup 1817 yazında kaçtılar.
Kaçış esnasında taşıyabilecekleri kadar mal aldılar. Türklerin bu hareketi volçanı kıızdırdı ve diğer paraların yerini değiştirmeye karar verdi. 6 Ağustosta 70 kişi ile birlikte 9 katır ve faytonla paraları taşıdık. Siyah kumlu yeri geçtikten sonra dikenlik ve Kuzgunluk arasındaki bölgeye vardık. Ormanın içinde bir çayırda durduk. Orada gözlerimizi bağladılar. 15 dakika kadar yürüdükten sonra gözlerimizi açtılar. Kayalık, uçurumu olan bir yerdeydik. Uçurumun alt tarafında bir mağara var, kayalığın altına doğru gidiyor. Her biri 20 okka olan para torbalarını buraya getirdik. Tekerleksiz fayton da burada, yan taraftaydı.
Paraları faytonun arkasına sıraladık, üzerlerini kayalarla kapattık, sonra da kuru duvar ördük. burayı bulmak çok zor hem kayalık hemde yürümek imkansız. Orman iri ve seyrek ağaçlılkı. Dönüşte Volçan ve papaz yine gözlerimizi bağladılar. Aynı çayırda çözdüler. Kendi yerimize doğru yola çıktık. 1 saate yakın yürüdük. volçan yolda 3 arkadaşımızı daha öldürdü. Yola yakın gömdük onları. Baş uçlarına birer fes para koyduk. Ufak taşlarla mezarları kapattık. Volçan, adım saydıkları için çok sinirlenmişti bu yüzden öldürdü. İki vadi arasında kalan derin bir mağarada yaşıyorduk, güneşin battığı yönde. Kayanın altında berrak ve güçlü bir su kaynağı vardır.
Ufak çayırın kayalıklarında bir büyük taş vardır. Keçi derisi bir torbada altın, işaretli kayanın dibinde gömülüdür. Kırmızı kaya buradadır ve büyük bir mağara vardır. Bu mağarada, güneşin doğduğu yönde 3 delik var. Arka tekeri kırık olan 4 atlık bir faytonu bu delıklerden birinde sakladık. Onun altını kaz, bir torba altın var. Kaya sarmaşık kaplı. Bizim geçebileceğimiz genişlikte bir raf(patika) vardı. Volçan bu rafı indirdi, 10 arşın aşağıya düştü. Aşağıdan bakınca delik görünmüyor. Çok dar ve girişi çok zordur. Sol omuz önde, yan girilir. Delik 10 arşın yükseklikte.
Diğer paralar bizim yerimizde (yaşadıkları yerde). Geçenlerde Türkler bize saldırdı, kaçtık. 9 katır ile birlikte 30 kişiydik. Türkler her yana dağılmışlardı. Kulnika geçidi çayırına doğru gittik, fakat orada da Türkler vardı, katırlarla geçmemiz olanaksızdı. Geceydi. Katırları kesmeye karar verdik. Kestik, derilerini yüzdük ve bir çukura fırlattık.
Herkes taşıyabileceği kadar para aldı. Kalanları katır derilerine sarıp bir kuyuya attık.Bu kuyu Roma kalesinin geçidi yakınlarında. Suyun üzerini kapatacak kadar taş doldurduk. Bu kuyudan zincir ile su çekilirmiş. Bu kuyu doğaldır, yalnız bir yanı taş örmedir. O gece dağıldık, kimin gözü nereyi görürse o yöne yöneldi.
YAHUDİ KALESİ
Yahudi kalesi, Dupni Vrah, Gubislav,Maçişte ve Zanoge köylerinin arasındadır. Kayın derenin içinden giderken derenin solundadır. Kalenin doğusunda bir Türk at nalı ve ibrik oyulmuştur. Burası çok zengin bir yerdir. Yukarıda kalenin batısında, bir kurşun uzaklıkta değirmen vardır.
Değirmenin kapısından güneşin doğduğu yöne doğru 10 adım sonra bir taş var, bu taşın yan tarafına 3 adet oluk oyulmuştur, her biri bir karış büyüklüğünde. Bu işaretin 3 adım kuzeyınde bir değirmen kovasında 60 okka altın vardır. Derenin yanından yol geçer, oluk işaretinden 60 adım uzaklıkta yoluk kenarında bir taş var, üzerine ayı ayağı izi yaptık. Bu işaret kapaktır, altında 300 adet altın var. Kalenin olduğu derenin yukarısında bir değirmen daha vardır.
Batıda zavzek Koyonun mezarı vardır. Mezarın üzerinde bir sofra, üzerinde 3 çatal ve 3 kaşık 5 koma ortada bir tabakta 3 adet balık vardır.Sofranın batı yönünde 3 adım yürü kaz, şarap fıçısı içinde 150 okka altın, 100 okka gümüş bulacaksın. Bu para 15 kişiye yeter.
Aşağıda iki derenin birleştiği yerde solda bir kayalık var. Bir şapel (kilise) işareti var. İşareti kır, mağara açılacak. Mağarada işaret var, 7 kişi horo oynuyorlar. Bunlardan birinde demir kapının anahtarı var. Anahtar kafasını içinde 3 altın para ile birlikte. 3 oluk işaretli değirmenin üst tarafında yüksek bir kayalık var. Düz bir kayada insan eli şekli var.Bu kayayı kaldır, içeri gir. Demir kapılı mağara burasıdır. Paralar Roma parasıdır.
Kalenin olduğu kayınlık vadide bir su kuyusu var. Kuyunun yanında bir kayanın yan tarafında 7 delik var. Bu işaretten güneye doğra altı adım sonra boş bir alan var, 2 arşın genişlikte 3 arşın uzunlukta. Tam ortasında yarım arşın derinlikte bir şarap fıçısında 70 torba altın var. Kalenin girişinin tam karşısında iki küçük tepe var.
Yan tarafta bir kayada bir oluk ve 3 delik var.Bu tepelerin altı altın dolu. Buradan aşağıda, kayınlık vadide bir değirmen var, suyu kuyudan gelir. Değirmenden kaleye doğru 15 adımda düz bir kayada ayı ayağı izi var. Bu kapaktır, altında 300 altın var.
Yukarıdaki kale bir harman yeri büyüklüğündedir ve sadece bir yerden ulaşılır. Girişte bir kayada leğen ve ibrik var. Roma hazinesi bunların altında, dikkat burada birde eggerek yılanı var.
Kalenin yakınlarında 3 adet kazık var. Kalenin girşinde su çıkarttıkları iki oluk var. Değirmenin karşısında bir kayalıkta insan kafası var. Kapaktır, altında 8 okka altın var. Kafanın üst tarafında mağara var. İçinde su kaynağı var. Mağaranın önünde yeşil bir ağaç var. İki derenin birleştiği yerde büyük derenin orda bir kazık ve bir kuyu var. Bu kazık (yığma demek istiyor belki) altın dolu.
Gabrovo dan çık batıya doğru git. Burmalı kayalar ordadır. Bu kayalarda büyük bir delik göreceksin. Girebilmek için köprü yapmalısın. Açık üç delik var.Bu deliklerden birine kızlar bakar. Bunları gördüğünde kızlarla delikler arasına bakmalısın. Taş yığını var, üzerinde de siyah bir taş. Taşların altında büyük bir plaka taş var.
İki kişi zor kaldırır. İlk girdiğinde zor yürürsün, sonra kolaylaşır. Ordan 150 adım say ve sola dön. Duvarda küçük bir raf var. Rafın altında murç ile kazınmış tavuk ve ok var. Ok yönünde ilerle. Küçük içi su dolu bir kuyu var. Suyu akar. Elini içine sok, pirinç bir halka yakalayacaksın. Kendine doğru çek, bir kaya düşecek. Kayadan sonra büyük bir bataklık göreceksin. Bu bataklıkta bir merdiven var. Bu merdiven önce aşağıya indirir, sonra çıkartır.
Su çok soğuktur. Girdiğinde çok büyük bir hazine göreceksin.Altın resım ve kitaplar duvarda sıralıdır. Meşin torbalar içerisinde çok sayıda altın vardır. Bu bahsedeceğim yer çok zor bulunur. Bu nedenle alçakta 9 basamak aramalısın. Basamak doğaldır. Oradan iki pirinç halka yanına ineceksin.Halkaların arasında dur, aşağıya bak. Bir göl göreceksin. Bu, göl değil kaynaktır. Halkalardan 50 adımda bir oturak yaptık. Kapalıdır. Oradan doğuya bakacaksın.
Orada bir taş yığını olacak. Taşa oyulmuş, yığını nişan alan bir silah göreceksin.Üstünde küçük bir haç olan bir taş var. Şimdi, taş plağı bul. Kaldırdığında merdivenlerden aşağıya in. Aşağıda altın tezgahta dokuyan altından bir kız göreceksin. Sakın yaklaşma, orada dur. Sol tarafında bir kol var, iki elle aşağıya indir. Delik açılacak.Aşıda büyük bir su var. Kenarından dolaş içeriye gir. Bir silah var. Ağzından 7 bakır tel geçer.
Bu teller 7 ayrı tuzak içindir. Şimdi dışarıya çık, yukarıdaki açıklık alana git. Sağ taraftaki dar patikadan git. Kilise yukarıdadır. 40 arşın uzun, 18 arşın genişliğindedir. Girişte, sunağın önünde beyaz mermer taş var. Altı mağaradır. Büyük bir mahzendir.
Pek çok kattan geçilerek en alta inilir. Üst katlarda manastırın gereçleri var, altta hazine. Aşağıdan kolay girilir ancak çıkılamaz. Burada 3 büyük kandil, büyük altın haç, kandil, kadeh, çeşitli giysiler ve pekçok başka objeler var.
Kaçış esnasında taşıyabilecekleri kadar mal aldılar. Türklerin bu hareketi volçanı kıızdırdı ve diğer paraların yerini değiştirmeye karar verdi. 6 Ağustosta 70 kişi ile birlikte 9 katır ve faytonla paraları taşıdık. Siyah kumlu yeri geçtikten sonra dikenlik ve Kuzgunluk arasındaki bölgeye vardık. Ormanın içinde bir çayırda durduk. Orada gözlerimizi bağladılar. 15 dakika kadar yürüdükten sonra gözlerimizi açtılar. Kayalık, uçurumu olan bir yerdeydik. Uçurumun alt tarafında bir mağara var, kayalığın altına doğru gidiyor. Her biri 20 okka olan para torbalarını buraya getirdik. Tekerleksiz fayton da burada, yan taraftaydı.
Paraları faytonun arkasına sıraladık, üzerlerini kayalarla kapattık, sonra da kuru duvar ördük. burayı bulmak çok zor hem kayalık hemde yürümek imkansız. Orman iri ve seyrek ağaçlılkı. Dönüşte Volçan ve papaz yine gözlerimizi bağladılar. Aynı çayırda çözdüler. Kendi yerimize doğru yola çıktık. 1 saate yakın yürüdük. volçan yolda 3 arkadaşımızı daha öldürdü. Yola yakın gömdük onları. Baş uçlarına birer fes para koyduk. Ufak taşlarla mezarları kapattık. Volçan, adım saydıkları için çok sinirlenmişti bu yüzden öldürdü. İki vadi arasında kalan derin bir mağarada yaşıyorduk, güneşin battığı yönde. Kayanın altında berrak ve güçlü bir su kaynağı vardır.
Ufak çayırın kayalıklarında bir büyük taş vardır. Keçi derisi bir torbada altın, işaretli kayanın dibinde gömülüdür. Kırmızı kaya buradadır ve büyük bir mağara vardır. Bu mağarada, güneşin doğduğu yönde 3 delik var. Arka tekeri kırık olan 4 atlık bir faytonu bu delıklerden birinde sakladık. Onun altını kaz, bir torba altın var. Kaya sarmaşık kaplı. Bizim geçebileceğimiz genişlikte bir raf(patika) vardı. Volçan bu rafı indirdi, 10 arşın aşağıya düştü. Aşağıdan bakınca delik görünmüyor. Çok dar ve girişi çok zordur. Sol omuz önde, yan girilir. Delik 10 arşın yükseklikte.
Diğer paralar bizim yerimizde (yaşadıkları yerde). Geçenlerde Türkler bize saldırdı, kaçtık. 9 katır ile birlikte 30 kişiydik. Türkler her yana dağılmışlardı. Kulnika geçidi çayırına doğru gittik, fakat orada da Türkler vardı, katırlarla geçmemiz olanaksızdı. Geceydi. Katırları kesmeye karar verdik. Kestik, derilerini yüzdük ve bir çukura fırlattık.
Herkes taşıyabileceği kadar para aldı. Kalanları katır derilerine sarıp bir kuyuya attık.Bu kuyu Roma kalesinin geçidi yakınlarında. Suyun üzerini kapatacak kadar taş doldurduk. Bu kuyudan zincir ile su çekilirmiş. Bu kuyu doğaldır, yalnız bir yanı taş örmedir. O gece dağıldık, kimin gözü nereyi görürse o yöne yöneldi.
YAHUDİ KALESİ
Yahudi kalesi, Dupni Vrah, Gubislav,Maçişte ve Zanoge köylerinin arasındadır. Kayın derenin içinden giderken derenin solundadır. Kalenin doğusunda bir Türk at nalı ve ibrik oyulmuştur. Burası çok zengin bir yerdir. Yukarıda kalenin batısında, bir kurşun uzaklıkta değirmen vardır.
Değirmenin kapısından güneşin doğduğu yöne doğru 10 adım sonra bir taş var, bu taşın yan tarafına 3 adet oluk oyulmuştur, her biri bir karış büyüklüğünde. Bu işaretin 3 adım kuzeyınde bir değirmen kovasında 60 okka altın vardır. Derenin yanından yol geçer, oluk işaretinden 60 adım uzaklıkta yoluk kenarında bir taş var, üzerine ayı ayağı izi yaptık. Bu işaret kapaktır, altında 300 adet altın var. Kalenin olduğu derenin yukarısında bir değirmen daha vardır.
Batıda zavzek Koyonun mezarı vardır. Mezarın üzerinde bir sofra, üzerinde 3 çatal ve 3 kaşık 5 koma ortada bir tabakta 3 adet balık vardır.Sofranın batı yönünde 3 adım yürü kaz, şarap fıçısı içinde 150 okka altın, 100 okka gümüş bulacaksın. Bu para 15 kişiye yeter.
Aşağıda iki derenin birleştiği yerde solda bir kayalık var. Bir şapel (kilise) işareti var. İşareti kır, mağara açılacak. Mağarada işaret var, 7 kişi horo oynuyorlar. Bunlardan birinde demir kapının anahtarı var. Anahtar kafasını içinde 3 altın para ile birlikte. 3 oluk işaretli değirmenin üst tarafında yüksek bir kayalık var. Düz bir kayada insan eli şekli var.Bu kayayı kaldır, içeri gir. Demir kapılı mağara burasıdır. Paralar Roma parasıdır.
Kalenin olduğu kayınlık vadide bir su kuyusu var. Kuyunun yanında bir kayanın yan tarafında 7 delik var. Bu işaretten güneye doğra altı adım sonra boş bir alan var, 2 arşın genişlikte 3 arşın uzunlukta. Tam ortasında yarım arşın derinlikte bir şarap fıçısında 70 torba altın var. Kalenin girişinin tam karşısında iki küçük tepe var.
Yan tarafta bir kayada bir oluk ve 3 delik var.Bu tepelerin altı altın dolu. Buradan aşağıda, kayınlık vadide bir değirmen var, suyu kuyudan gelir. Değirmenden kaleye doğru 15 adımda düz bir kayada ayı ayağı izi var. Bu kapaktır, altında 300 altın var.
Yukarıdaki kale bir harman yeri büyüklüğündedir ve sadece bir yerden ulaşılır. Girişte bir kayada leğen ve ibrik var. Roma hazinesi bunların altında, dikkat burada birde eggerek yılanı var.
Kalenin yakınlarında 3 adet kazık var. Kalenin girşinde su çıkarttıkları iki oluk var. Değirmenin karşısında bir kayalıkta insan kafası var. Kapaktır, altında 8 okka altın var. Kafanın üst tarafında mağara var. İçinde su kaynağı var. Mağaranın önünde yeşil bir ağaç var. İki derenin birleştiği yerde büyük derenin orda bir kazık ve bir kuyu var. Bu kazık (yığma demek istiyor belki) altın dolu.
Gabrovo dan çık batıya doğru git. Burmalı kayalar ordadır. Bu kayalarda büyük bir delik göreceksin. Girebilmek için köprü yapmalısın. Açık üç delik var.Bu deliklerden birine kızlar bakar. Bunları gördüğünde kızlarla delikler arasına bakmalısın. Taş yığını var, üzerinde de siyah bir taş. Taşların altında büyük bir plaka taş var.
İki kişi zor kaldırır. İlk girdiğinde zor yürürsün, sonra kolaylaşır. Ordan 150 adım say ve sola dön. Duvarda küçük bir raf var. Rafın altında murç ile kazınmış tavuk ve ok var. Ok yönünde ilerle. Küçük içi su dolu bir kuyu var. Suyu akar. Elini içine sok, pirinç bir halka yakalayacaksın. Kendine doğru çek, bir kaya düşecek. Kayadan sonra büyük bir bataklık göreceksin. Bu bataklıkta bir merdiven var. Bu merdiven önce aşağıya indirir, sonra çıkartır.
Su çok soğuktur. Girdiğinde çok büyük bir hazine göreceksin.Altın resım ve kitaplar duvarda sıralıdır. Meşin torbalar içerisinde çok sayıda altın vardır. Bu bahsedeceğim yer çok zor bulunur. Bu nedenle alçakta 9 basamak aramalısın. Basamak doğaldır. Oradan iki pirinç halka yanına ineceksin.Halkaların arasında dur, aşağıya bak. Bir göl göreceksin. Bu, göl değil kaynaktır. Halkalardan 50 adımda bir oturak yaptık. Kapalıdır. Oradan doğuya bakacaksın.
Orada bir taş yığını olacak. Taşa oyulmuş, yığını nişan alan bir silah göreceksin.Üstünde küçük bir haç olan bir taş var. Şimdi, taş plağı bul. Kaldırdığında merdivenlerden aşağıya in. Aşağıda altın tezgahta dokuyan altından bir kız göreceksin. Sakın yaklaşma, orada dur. Sol tarafında bir kol var, iki elle aşağıya indir. Delik açılacak.Aşıda büyük bir su var. Kenarından dolaş içeriye gir. Bir silah var. Ağzından 7 bakır tel geçer.
Bu teller 7 ayrı tuzak içindir. Şimdi dışarıya çık, yukarıdaki açıklık alana git. Sağ taraftaki dar patikadan git. Kilise yukarıdadır. 40 arşın uzun, 18 arşın genişliğindedir. Girişte, sunağın önünde beyaz mermer taş var. Altı mağaradır. Büyük bir mahzendir.
Pek çok kattan geçilerek en alta inilir. Üst katlarda manastırın gereçleri var, altta hazine. Aşağıdan kolay girilir ancak çıkılamaz. Burada 3 büyük kandil, büyük altın haç, kandil, kadeh, çeşitli giysiler ve pekçok başka objeler var.